Huawei’nin uzun zamandır beklenen üçe katlanan telefonu Mate XT, Çin’de düzenlenen etkinlikle resmi olarak tanıtıldı. İşte Mate XT’nin özellikleri ve fiyatı…
Huawei Mate XT resmi olarak tanıtıldı ve böylece Çinli şirket, katlanabilir telefonları yeni bir noktaya taşıdı. Mate XT, Dünya’nın ilk üçe katlanabilen, üç ekranlı akıllı telefonu olarak, daha önce hiçbir cihazda olmayan yeni bir tasarım sunuyor. Mate XT‘nin 10,2 inçlik ekranı, açıldığında rakiplerinden oldukça büyük bir ekranla kullanıcılarına tablet benzeri bir deneyim sunuyor.
Mate XT’nin iki menteşesi, cihazın Z şeklinde katlanmasını sağlıyor. Telefon katlandığında 6,4 inçlik bir akıllı telefon ekranına sahip olurken, tamamen açıldığında 10,2 inç boyutuna ulaşıyor. İsteyen kullanıcılar, cihazlarını sadece kısmen açarak 7,9 inçlik bir ekran boyutuyla da cihazı kullanabiliyor.
Ancak bütün bu katlama mekanizması düşünüldüğünde, Mate XT bekleyeceğinizden daha ince bir profil sunuyor. Hatta, katlandığında ulaştığı sadece 12,8 mm ile Samsung’un Galaxy Z Fold 6 cihazından daha ince olmayı başarıyor.
Donanım tarafında ise Kirin 9010 5G çipseti dikkat çekiyor. Telefon, 66W kablolu şarj ve 50W kablosuz şarj desteğine sahip olan 5.600mAh’lik bir batarya içeriyor.
Kamerası da 50MP ana, 12MP ultra geniş lens ve 5,5x hibrit optik yakınlaştırma için 12MP periskop lensleriyle oldukça dikkat çekici bir düzene sahip. Stratejik bir şekilde ekranın en sol tarafına yerleştirilmiş olan 8MP’lik ön kamera da hem katlanmış hem de katlanmamış durumlardayken selfie çekimleri ve görüntülü görüşmeler için etkili bir seçenek sunuyor.
Çin’de 19.999 yuan’dan (yaklaşık 2.800 dolar) başlayan fiyatlarla satışa sunulan Mate XT gerçekten de üst seviye bir ürün olarak dikkat çekiyor. Mate XT’nin Çin dışında nerelerde sunulabileceği şimdilik bilinmiyor ve Huawei henüz küresel lansman planlarını açıklamış değil.
OPPO, yeni telefonu A60 ile oldukça iddialı. Dayanıklılığıyla dikkat çeken OPPO A60’ı tüm detaylarıyla inceledik ve elbette “bahsedilen” zorlu testlerden de geçirdik. Peki, sonuç ne oldu? İşte OPPO A60 incelemesi…
Zaman zaman markalar bazı telefonlarıyla ilgili büyük iddialarda bulunuyorlar ve bu da genellikle sağlamlığı noktasında oluyor. OPPO’nun da yeni telefonu A60 ile böyle bir iddiası var. OPPO, A60’ın kırılmadığını iddia ediyor. Bizim de en çok Instagram’daki paylaşımı gördükten sonra dikkatimizi çekti bu arada, onu da söyleyelim. OPPO’nun Instagram hesabından paylaştığı reklam filminde, bu telefon ile duvara çivi çakılıyor. Şimdi elbette buradaki duvar hangi malzeme, çivi beton çivisi mi bilemiyoruz, ancak gerçekten böyle bakıldığında fazlasıyla etkileyici görünüyor. Biz de dedik ki markaya, biz bunun bir benzerini yapalım, bakalım telefon gerçekten dayanıklı mı, OPPO da hay hay diyerek telefonu gönderdi. Buna geleceğiz, ancak en sonda geleceğiz, zira telefon şimdilik bize sağlam lazım. Önce sağını solunu sizlere anlatayım, OPPO A60 sağlamlığı dışında başka ne özellikleriyle iddialı, bize neler sunuyor, ona bir bakalım.
OPPO A60 Tasarımı ve Ekranı Nasıl?
Öncelikle OPPO A60, uygun fiyatlı kategoride yer alıyor ve giriş/orta segment arası bir yere konumlanıyor. Tasarımıyla da göze hoş görünen telefonun elimizdeki rengi Gece Moru, ancak Dalga Mavisi renk seçeneğiyle de bulabiliyorsunuz telefonu. 186 gram ağırlığında ve 7.7 mm kalınlığında bu arada. Yine telefonun IP54 su ve toz dayanıklılık sertifikasına sahip olduğunu söyleyelim. Yani su sıçramalarında zarar görmüyor, ancak bu suya daldırabileceğiniz anlamı taşımıyor, yani telefonu suya sokmayın.
Gövdesi plastik malzemeden oluşuyor. Bu telefonun sağlamlığı konusunda yardımcı oluyor elbette. Cam malzemeden olsa çabuk kırılırdı pek tabii ancak plastik malzemeyi çatlatmak için biraz uğraşmanız gerekir. Gerçi OPPO, ekranın sağlamlığıyla iddialı ancak burada da bir koruma bandının kullanılmış olduğunu görüyoruz. Ekran sağlamlığını bu da nispeten artırıyordur; söylediğimiz gibi, bunu az sonra test edeceğiz.
Telefonun ekranı 6.67 inç boyutunda. Yüzde 89.9 ekran gövde oranına sahip olması gayet iyi. Kenar çerçeveleri gayet ince. Sağ kenarda parmak izi sensörü entegreli güç butonu, hemen üzerinde de ses butonları yer alıyor. Ekranın üst ve alt kenarlarına hoparlörler yerleştirilmiş; stereo ses duymak güzel. Bu özellikle cihazı yan tutarak video seyrettiğinizde veya oyun oynarken seyir keyfini artırıyor.
Bu arada 6.67 inç büyüklüğündeki bu ekran 1604×720 piksel çözünürlük sunan bir IPS LCD panelden oluşuyor. Çözünürlük sınıfı için kabul edilebilir gibi olsa da, elbette artık 720p ekran görmesek iyi olur. Fakat güzel haber, yelefonun ekran yenileme hızını 60Hz ve 90Hz şeklinde ayarlayabiliyorsunuz. Ekranın parlaklığı da 950 nit seviyesiine ulaşabiliyor. Telefonun ekranla ilgili bir diğer iddiası da ıslak elle kullanımlarda da çalıştığı yönünde. Bunu da ekran testi sırasında deneyeceğiz.
Peki, OPPO A60 hangi teknik özelliklere sahip ve kullanıcısına nasıl bir performans sağlıyor?
OPPO A60 Performansı Nasıl?
Telefon Snapdragon 680 işlemciyle geliyor. 6 nm’lik teknolojiyle üretilen bu işlemci nispeten eski, 2021 yılında çıkmıştı ancak hala tercih edilen bir seçenek. 8 çekirdeğe sahip ve giriş/orta seviye için fazlasıyla yeterli bir tercih olduğunu söyleyebiliriz. Bu işlemci hala gerek web dolaşım gerek genel telefon kullanımında fazlasıyla güvenilir. Ancak elbette önümüzdeki yıllar için bu tek başına yeterli olmayabilirdi. OPPO’nun buna desteği Trinity Engine optimizasyonu oluyor. Trinity Engine, işlemci, RAM ve depolama alanlarında telefona ekstra performans kazandıran bir dokunuş. Bununla işlemci, telefonun nerede neye ihtiyacı olduğunu anı anına takip ediyor ve gereken kaynakları o işleme tahsis ediyor. Bu sayede takılan, donan, geciken uygulamaların önüne geçilmiş.
Yine telefonun 8GB RAM’e sahip olduğunu düşünürsek, modern uygulamaları takılmadan çalıştırmanız için gayet yeterli. Ayrıca telefonunuzda birden çok uygulama açtığınızda 8 GB’lık RAM’in yetersiz kaldığını düşünürseniz, ekstra sanal RAM yardımı alabiliyorsunuz. Genişletilmiş RAM özelliği sayesinde depolama alanının bir bölümünü RAM modülü gibi kullanabiliyorsunuz.
Bu arada oyun oynamayı sevenlere de güzel bir haberimiz var, telefonun GPU’su 1115 MHz hızında çalışan Adreno 610 işlemciye dayanıyor. Bu GPU günümüzün en hızlı grafik işlemcisi sayılmaz ancak oyun performansının iyi olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla seviyesine göre A60 oyun oynamak isteyenleri de üzmeyecek. PUBG’yi rahatlıkla oynayabiliyorsunuz. Yine telefonun 128 GB veya 256 GB’lık dahili depolama alanıyla geldiğini de hatırlatalım.
Yani baktığımızda OPPO’nun A60 ile ile iddialı olduğu bir nokta da performans konusunda. Cihazın 4 sene boyunca “akıcılık hissini” kaybetmeyeceğini vurguluyor. Yani kullanıcıların 4 sene boyunca “yeni gibi” bir telefon hissi yaşayacağını söylüyor. Üstelik, bu 48 aylık, yani 2 yıllık “akıcılık korumasını” laboratuarlarında test ederek doğruladığını da söylüyor. Bunu bugün doğrulayamayacağız, ancak telefonun böyle bir iddiası var, onu da söylemiş olalım.
OPPO A60 Pil Ömrü Ne Kadar?
Bu işlemcinin güç tüketimini iyileştirmeye odaklı bir desteği de var. Böylece OPPO A60 normal tempoda gün boyuca şarj ihtiyacı duymadan çalışabiliyor. Telefonun 5000 mAh’lık pil kapasitesi yaklaşık 15 saatlik video oynatmanıza imkan veriyor. Aynı zamanda OPPO pilin 4 sene boyunca sorunsuz çalışacağı iddiasında. Ancak tabii yine de Li-ion pillerin boşaldıkça ömrünün kısaldığını unutmayın ve telefonun bataryasını yüzde 20’nin altına inmeden şarj etmeye özen gösterin. Piliniz ne kadar uzun süre dolu kalırsa, ömrü o kadar uzun olacaktır. Bu arada telefonun kutusunda yer alan şarj adaptörünün de 45W gücünde olduğunu söyleyelim.
OPPO A60 Kamera Özellikleri Nedir?
Peki, fotoğraf ve videolar çekmeyi sevenler için telefonun kameraları ne sunuyor? OPPO A60’ın ana kamerası 50 MP çözünürlüğe sahip. Arka yüzdeki ikinci kamera ise 2 MP çözünürlükte. Ultra geniş açılı kamerası yok, zaten çok iddialı değil bu yönüyle telefon, ancak gün ışığı çekimlerinde iyi bir iş çıkarıyor.
Arka kamerayla video çekmek istediğinizde maksimum 1080P çözünürlüğünde ve 30 fps hızında video kaydı yapabiliyorsunuz. Ön yüzdeki selfie kamerası ise 8 MP çözünürlük sunuyor. Bu çözünürlük biraz zayıf kalsa da, telefonun giriş
seviyesini düşünürsek, yeterli olduğunu söyleyebiliriz.
Yine ön kamerayla da video çekiminde 30 fps hızında 1080P çözünürlükte kayıt alabiliyorsunuz. Bu arada, ön ve arka kameralar aynı anda kayıt alabiliyor, böylece hem telefonun önünü hem de arkasını aynı video içinde bölünmüş ekranda gösteren çift açılı videolar çekebilirsiniz. Bu özellik, vlog veya canlı yayınlar yapmak isteyenler için çok kullanışlı bir özellik.
Ve, evet, bunu da anlattıktan sonra şimdi geldik en can alıcı noktaya. Ben OPPO A60 kırılır diyorum, OPPO yetkileri kırılmaz diyor. O halde buyursunlar…
OPPO A60 Sağlamlık Testi
OPPO’nun iddiası ekranın kırılmayacağı yönünde. Zira bu telefon için MIL-STD 810H sertifkasını almış, yani düşme ve darbe gibi zorlu durumlara dayanıklı yapıda olduğu test edilmiş. Şimdi bu telefonun ekranıyla reklam filminde duvara çivi çakılmış ancak dediğim gibi orada kullanılan malzemeden emin değiliz. Dolasıyla gayet organik bir test yapıcaz ve duvara değil, ağaca çivi çakıcaz. Bu arada ağaca zarar vermemesi açısından çivi bakır malzemeden onu da söyleyelim. Şimdi buna bakacağız, açıkçası ben telefonun bir noktada kırılacağı düşüncesindeyim elbette, ancak sonuna kadar da zorlamayacağız. Sonuçta derdimiz telefonu kırmak değil, ekranı kırılmadan bu çiviyi çakabiliyorsak zaten testi geçmiş olacak. O halde çakmaya başlayalım…
OPPO A60 ile yapılan testleri hemen yukarıdaki videomuzda görebilirsiniz.
Sonuç
Evet, sonuç ortada. OPPO A60, gerçekten dendiği kadar sağlam bir telefon. Elbette testler çeşitlendirilir, ancak temelde bir telefonun ekranı ile çivi çakmayacağınızı da düşünürsek, önemli olan ekrana gelebilecek darbelerde ne kadar dayanabileceği zaten. Yani günün sonunda elinizde düşmelere, darbelere karşı gayet dayanıklı bir telefon var. İnceleme boyunca anlattığımız diğer yanlarıyla da zaten gayet başarılı bir model olmuş. Fiyatı da 11.999 TL şeklinde. Bu anlamda uygun fiyatlı ve sağlam bir telefon satın almak isteyenler tercih edebilir.
Not: Bu incelemedeki ürün OPPO Türkiye tarafından tedarik edilmiştir.
General Mobile, telefon piyasasını karıştıracak iki yeni model ile geldi. Düşük fiyat seviyesine rağmen güçlü yetenekleriyle kullanıcılarını mutlu edecek Era 30 ve Era 50, giriş seviyesi fiyatına karşılık, üst segment telefonların yeteneklerini aratmıyor.
Evet, General Mobile, Era serisiyle 10 bin TL altı fiyatlara iyi özelliklere sahip akıllı telefon arayanlara güzel bir müjde verdi. Geçtiğimiz günlerde yeni Era serisi telefonlarını tanıtan General Mobile, bu serisinde 2 farklı modelle karşımızda; bunlardan biri Era 30, diğeri ise Era 50. Her 2 telefon da elimizde, bir süredir kullanıyoruz; bugün sizlere bu 2 telefon hakkında bilmeniz gereken her şeyi anlatacağız. Ancak baştan şunu söyleyelim: Giriş seviyesinde bir fiyat etiketiyle kullanıcılara ulaşan Era serisi, fiyatından hiç beklenmeyen özelliklere sahip olmasıyla dikkatimizi çekmeyi başardı. İki telefon da, daha üst segmentte görmeye alıştığımız şık tasarım, güçlü kameralar, yüksek depolama ve hafıza boyutu, geniş pil kapasitesi ve stereo hoparlör gibi özelliklerle geliyor. Daha fazla beklemeden, bu telefonu anlatmaya başlayalım…
General Mobile Era 30 ve Era 50’nin Tasarımı Nasıl?
Era serisi telefonlar, 6.6 inç ve 6.78 inç boyutlara sahip cihazlar. İki telefon da günümüzün popüler dizaynı olan box tasarımıyla üretilmiş. Yani iPhone 15 ve Google Pixel 9 tarzı bir tasarımı var ve bu yönüyle gayet güzel görünüyorlar.
Telefonlardan küçük kardeş Era 30, Kozmik Siyah ve Yıldız Beyazı’ndan oluşan 2 renk seçeneğiyle geliyor. Abisi Era 50 ise 3 farklı renk seçeneği sunuyor. Bunlar, Yeşil Zarafet, Muhteşem Siyah ve Ayışığı Beyazı olarak isimlendirilmiş.
İki model de arka kapakta 3 kameradan ve flaştan oluşan bir kamera adasına sahip. Era 50’de kamera adası ayrı bölümle kendini daha belli ederken, Era 30’da lensler direkt gövde üzerinde yükseliyor.
Elbette telefonlar, box tasarımının olmaz olmazı metalik görünümlü çerçeve ile kaplıyken ön yüzdeki selfie kamerasının tasarımıyla birbirlerinden ayrılıyorlar. Era 50, ekran altında yer alan bir kamera deliğine sahipken, Era 30 ise üst çerçeveden ekrana akan su damlası formlu bir selfie kamerası sunuyor.
2 telefon da gayet keskin kenarlara sahip ve düz bir panelden oluşuyorlar. Bu yönüyle günümüzün çoğunluğuna yayılmış kavisli hatlara sahip telefonlara kıyasla fark yaratıyorlar. Bu arada elbette bir General Mobile klasiği olarak her 2 telefon da çift hat desteğine sahip. Her 2 telefonda da SIM kart çekmecesi sol kenarda yer alırken, aynı yerde microSD kart için bir alan da bulunuyor. Böylece telefonların hafızasını artırabiliyorsunuz. Era 30, 256 GB’a kadar microSD kartlarını kabul ederken, Era 50’de hafızayı tam 1 TB’a kadar yükseltmeniz mümkün. Bu arada Era 50’nin bu çekmecesinin hemen altında özel bir tuş da yer alıyor.
General Mobile, bu tuşu Dinamik Buton olarak isimlendirmiş. Bu dinamik butona dilediğiniz uygulamayı atayarak, her dokunuşunuzda kişiselleştirilmiş bir deneyim yaşayabiliyorsunuz. Örneğin, bu buton bir uygulamayı açabilir, ekran görüntüsü alabilir, ses kaydını açabilir ya da telefonun fenerini açarak karanlıkta ışık sağlayabilir. Tüm bunları, sadece telefonun yanındaki açma kapama düğmesine basarak bir anda çalıştırabilmek günlük kullanımda büyük bir kolaylık sağlıyor. Bastığınızda hangi uygulamanın çalışmasını istediğinizi Ayarlar menüsü altındaki Hızlı Erişim Tuşları kısmından belirleyebiliyorsunuz.
Bunların yanı sıra her 2 telefonda da parmak izi sensörü, güç butonuna entegre edilmiş. Bu sayede kolayca ve güvenle telefonu açabiliyorsunuz. Elbette bunun yanında kamera yoluyla yüz tanıma özelliği de mevcut. Her 2 yöntem de fazlasıyla hızlı ve doğru çalışıyor.
Peki tasarımından öte, Era 30 ve Era 50’nin hangi yeteneklere sahipler? Gelin, şimdi telefonların kameralarına ve ekranlarına bakalım.
General Mobile Era 30 ve Era 50’nin Ekran Özellikleri Neler?
Evet, başta da söylemiştik; her 2 telefon da 10 bin TL’nin altında fiyatıyla dikkat çekiyor. Bu fiyatına karşın tasarımıyla elegan görünen telefonlar, ekran ve kamera noktalarında da aynı çizgiyi sürdürüyor. Öncelikle telefonların ekranlarından başlayalım.
Era 30, 6.6 inç büyüklüğünde IPS panelden oluşuyor. Ekran çözünürlüğü Era 50’ye göre biraz daha mütevazı, 720×1600 piksel şeklinde HD+ görüntü sunuyor. Ancak ekran yenileme hızı konusunda onu yakalıyor ve 90Hz tazeleme hızına erişebiliyor. Bu da telefonun akıcı bir görüntü deneyimi sunmasını sağlıyor. Era 50’nin ekran boyutu ise dediğimiz gibi 6.78 inç. Burada da IPS panel tercih edilmiş, böylece renkler doygun görünüyor.
Era 50’de ekran çözünürlüğü 1080×2460 piksel çözünürlüğünde. Bu sayede görüntü konusunda FHD+ çözünürlük ile üst segment modellerden aşağı kalmıyor. Ve yine Era 50’de de 90Hz tazeleme hızı mevcut. Ekran yenileme hızını her 2 telefonda da ister 60Hz’e sabitleyebiliyor, ister 90Hz olarak belirleyebiliyorsunuz. Eğer ekrandaki içeriğe göre ayarlanmasını istiyorsanız bunu Dinamik olarak seçmeniz yeterli. Böylece telefon aynı zamanda pil tasarrufunda da bulunuyor.
Bu arada 2 telefon arasında multimedya kullanımı noktasında bir farklılık olarak, Era 50’de stereo hoparlör bulunduğunu söylemek lazım. Bu sayede Era 50 ile film, dizi, video izlerken ya da oyun oynarken daha etkili bir ses deneyimi elde edebiliyorsunuz.
General Mobile Era 30 ve Era 50’nin Kameraları Nasıl?
General Mobile, Era 30 ve Era 50’de kameralarıyla dikkat çeken telefonlar üretmiş. Tasarım noktasında zaten kendini fazlasıyla gösteren bu kameralar, konu işlevsellik olduğunda da geniş bir özellik yelpazesi sunuyor; özellikle segmentindeki diğer uygun fiyatlı telefonlar göz önüne alındığında kameralarıyla ilgi çekici olmayı başarıyor her 2 telefon da.
Hem Era 30 hem Era 50’nin ana kamerası 50 MP ölçüsünde. Telefonlardaki ikinci kamera 2 MP’lik makro lens olurken, 3’üncü kamera ise derinlik sensörü olarak çalışıyor. Ancak bunların yanında Era 50’nin bir yeteneği daha var: Süper Piksel. Era 50’yi Süper Piksel moduna aldığınızda, fotoğraf çekerken yapay zekadan yardım alıyor ve çekilen kareeyi 108 MP kalitesine yükseltebiliyor. Bu da daha yüksek çözünürlüklü, daha net, ayrıntı seviyesi daha yüksek kareler yakalamanıza yardımcı oluyor. Bizce fazlasıyla hoş bir dokunuş olmuş. Yani Era 50 için aslında 4 kameralı bir akıllı telefon diyebiliriz.
Telefonların kameraları günlük kullanımda güzel kareler yakalamaya imkan tanıyor. Pek çok moda sahipler bu arada. Arayüzde zengin seçenekler
yer alıyor. Makro moduna alarak yakın plan fotoğraflar çekebilir, portre modunda bokeh, yani alan derinlikli kareler elde edebilirsiniz. Arayüzden Daha Fazla kısmına tıkladığınızda ise, burada envai çeşit seçenek çıkıyor. Filtreli çekimler yapabilir, profesyonel modu kullanabilir, akıllı tarama ve güzelleştirme seçeneklerini değerlendirebilir veya AI Emoji ile eğlenceli kareler yakalayabilirsiniz. Elbette bunların yanı sıra Gece modu da telefonlarda yer alıyor.
Ön kameralara geldiğimizde, Era 50’de 32 MP’lik bir ön kamera yer alırken, Era 30’da ise selfie kamerası 8 MP şeklinde. Her 2 telefon da gün içinde çekilen selfie fotoğraflarında güzel fotoğraf örnekleri alabiliyor. Ayrıca tıpkı arka kameralarla olduğu gibi ön kameralarla da her 2 telefonda da Full HD video kaydı yapabiliyorsunuz.
Bunların yanı sıra yapay zeka yetenekleri sadece Era 50’yle sınırlı değil. Era 30 da AI modları destekliyor. Yapay zeka sayesinde sahne algılama yetenekleriyle güzel fotoğraf ve videolar çekebiliyor, öte yandan video noktasında ağır çekim ya da hyperlapse videolar kaydedebiliyorsunuz. Açıkçası giriş seviyesi telefonlarda bunca özelliği bulmak pek mümkün değil. Bu anlamda marka, telefonlarına kamera konusunda gerekli yatırımı yapmış.
General Mobile Era 30 ve Era 50’nin Performansı Nasıl?
Evet, gelelim bir diğer mühim konuya. Era 30 ve Era 50, genel kullanım noktasında nasıl bir performans gösteriyor? Öncelikle şunu söyleyerek başlayalım. Her 2 telefon da güncel işletim sistemi olan Android 14 ile geliyor. General Mobile markasını bilenler bilir, şirketin işletim sistemi güncellemeleri konusunda her zaman en güncel yazılımı desteklediğini biliyoruz. Telefonlarda en son Android sürümü olan Android 14 mevcut ve bu da Era serisinde Android’in en son teknolojilerini ve uygulamalarını çalıştırabileceğiz anlamına geliyor. Kaldı ki, bunu telefonun günlük kullanımında her adımda fark ediyorsunuz. Yani giriş seviyesi bir telefon aldığız için eskimiş ve güncellenmeyen bir işletim sistemine mahkum kalmayacaksınız.
Teknik kadroya baktığımızda, General Mobile yeni Era serisinde MediaTek’in Helio serisinden G36 ve G88 işlemcilerini tercih etmiş. Her 2 işlemciyi de biliyor ve tanıyoruz, telefonların sınıflarına ve fiyatlandırmalarına uygun seçimler olmuş. Bunlardan Era 30’da bulunan Helio G36 işlemci, 2.2 GHz hızına değin ulaşabiliyor ve 8 çekirdek barındırıyor. Ayrıca cihaz 4 GB RAM ve 4 GB da Genişletilebilir RAM ile toplam 8 GB’lık hafıza sunarken 128 GB depolama alanıyla geliyor. Genişletilmiş RAM özelliğini, Hafıza Genişletme menüsünden açabiliyorsunuz. Daha önce söylediğimiz gibi depolama alanını da microSD kart yuvasına takacağınız microSD kart ile 256 GB’a kadar artırabilmeniz mümkün. Bu donanım profili, günlük işlemlerinizi yapabilmeniz için yeterli performansı sunuyor.
Era 50’ye geldiğimizde ise elbette Era 50’nin performans açısından daha güçlü olduğunun altını çizmemiz lazım. Zira bu telefonda kullanılan işlemci MediaTek Helio G88. 8 çekirdekli yapıda tasarlanan bu işlemcinin maksimum hızı 2.0 GHz. Grafik işlemcisi ise Arm Mali-G52 MC2. 6 GB RAM’ı bulunan telefon, yine genişletilmiş RAM özelliğiyle RAM kapasitesini 12 GB’a çıkarabiliyor. Elbette bu da ona performans noktasında itici güç sağlıyor. Era 50, piyasada 128 GB ve 256 GB şeklinde 2 farklı depolama seçeneğiyle satılıyor. Her 2 durumda da hafıza sıkışması gibi bir sorun yaşamıyorsunuz, zira microSD kart desteği tam 1 TB’a kadar olan kartları destekliyor.
Era 50 ile ihtiyacınız olacak uygulamaları çalıştırabilirken, totalde 12 GB RAM’i sayesinde, arka planda bekleyen uygulamalar arasında rahat geçiş yapabiliyorsunuz. Her 2 telefonun da giriş seviyesine göre performansları konusunda yeterli durumda olduğunu söyleyebiliriz. Elbette bunda ekranlarının 90Hz tazeleme hızında olmasının katkısı da büyük, böylece akıcılığa katkıda bulunuluyor. Ve buna bir de dip not ekleyelim: Telefonlarda DuraSpeed isimli bir özellik bulunuyor. Bunu optimize ettiğinizde, arka plandaki uygulamaları kısıtlayarak ön plandaki uygulamaları hızlandırmaya yardımcı oluyor. Bu da size performans artışı olarak dönüyor.
Son olarak her 2 telefonda da NFC desteğinin yer aldığı bilgisini verelim. Bu da giriş seviyesi telefonlarda pek bulunmayan bir özellik. Bu sayede temazsız ödeme işlemlerinizi telefonla halledebiliyorsunuz -ki gündelik yaşamda çok ihtiyaç doğuyor.
General Mobile Era 30 ve Era 50’nin Şarjı Nasıl, Tüm Gün Dayanıyor mu?
Evet, şarj konusu telefon kullanıcıları için en hassas özelliklerden biri. Dünyanın en iyi telefonuna da sahip olsanız onu sürekli şarj etmek zorunda kalmak herkesi çıldırtabilir. General Mobile kullanıcılarını bu konuda üzmemek için, 2 telefonda da 5000 mAh’lik yüksek kapasiteli pil kullanmış. Bu pil boyutunun, telefonları yaklaşık 2 gün boyunca şarj gerektirmeden çalıştıracak kadar büyük olduğunu söyleyelim. Telefonu çok aktif kullanan biri değilseniz, bu süre daha da uzayabilir.
Era 30’un pilini 18W ile şarj etmek mümkünken, abisini ise 33W ile hızlı şarj edebiliyorsunuz. Bu şarj aletlerinin kutu içeriğinde yer alması da sevindirici. Bu arada kutu içinden silikon kılıf ve kulaklık da çıkıyor. Bunlar da ekstrası. İlla kutudan çıkan kulaklığı kullanacaksınız diye bir şey de yok, telefonlarda 3.5 mm kulaklık girişi bulunuyor.
Sonuç
Evet, General Mobile’ın yeni Era serisi telefonları, kullanıcılarına şık bir tasarım ve zengin yetenekler sunarken, bunu 10 bin liranın altında kalan fiyat seviyesiyle de ekonomik bir düzeyde tutmayı başarıyor. Bu sayede aslında güçlü birer fiyat/performans telefonu olan Era 30 ve Era 50, yapay zeka destekli kameralarıyla sosyal medya paylaşımlarınızda yanınızda oluyor, yeterli donanımıyla da gün boyunca ihtiyacınız olan uygulamaları rahatlıkla çalıştırmanızı sağlıyor. Fiyat/performans konusunda başarılı olan telefonların, diğerlerinden çok sevildiği de bir sır değil ve yeni Era serisi de bu konuda tüm dikkatleri üzerine çekecek gibi görünüyor. Video boyunca her 2 telefon için de 10 bin TL altı dedik, peki, fiyatlar neler? General Mobile Era 30 7599 TL, General Mobile Era 50 ise 9599 TL fiyatlarla satın alınabiliyor. Bu noktada seçim her zaman olduğu gibi yine sizin.
ERA 30 Teknik Özellikler
İşletim Sistemi Android 14
İşlemci MTK Helio G36
Çekirdek 8
İşlemci Hızı 2.2GHz & 1.6 GHz
Ekran 6.6 inç IPS
Bellek (RAM) 4 GB RAM + 4 GB Genişletilmiş RAM
Grafik İşlemci IMG GE8320
Dahili Depolama 128 GB
Arttırılabilir Hafıza 256 GB
Ön Kamera 8 MP
Arka Kamera 50MP & 2MP & 0.08MP
Batarya 5000 mAh
Şarj 18W
Parmak İzi Okuyucu Var
Yüz Tanıma Var
Wi-Fi Var
GPS Var
LTE Var
NFC Var
Boyutlar 164.5x76x8.9 mm
Ağırlık 196 gr.
ERA 50 Teknik Özellikler
İşletim Sistemi Android 14
İşlemci MediaTek Helio G88
Çekirdek 8
İşlemci Hızı 2.0GHz & 1.8 GHz
Ekran 6.78 inç IPS
Bellek (RAM) 6 GB RAM + 6 GB Genişletilmiş RAM
Grafik İşlemci Mali-G52 MC2
Dahili Depolama 128 GB / 256 GB
Arttırılabilir Hafıza 1 TB
Ön Kamera 32 MP
Arka Kamera 108MP & 2MP & 0.08MP
Batarya 5000 mAh
Şarj 33W
Parmak İzi Okuyucu Var
Yüz Tanıma Var
Wi-Fi Var
GPS Var
LTE Var
NFC Var
Boyutlar 168.57×76.57×8.35 mm
Ağırlık 200 gr.
Not: Bu incelemedeki ürün General Mobile tarafından tedarik edilmiştir.
Huawei’nin üçe katlanabilen telefonu Mate XT’yi satın almayı düşünüyorsanız, onu kullanırken ekstra dikkatli olmanızda yarar var. Çünkü ekranınız kırılırsa, telefonun zaten pahalı olan fiyatının yarısı kadar daha ödeme yapmanız gerekecek.
Huawei, dünyanın ilk çift menteşeli, üçe katlanabilen telefonunun yedek parça maliyetlerini açıkladı ve fiyatların şaşırtıcı olmasa da inanılmaz olduğu söylenebilir.
Mate XT Ultimate Design fiyatları yaklaşık 2.800 dolardan başlıyor, ancak katlanabilir ekranı onarım gerektirecek kadar hasar görürse, yedek OLED panel için 1.123 dolar ödemeniz gerekecek.
Ancak bu fiyat için Huawei’nin hasarlı ekranı ücretsiz olarak geri dönüştürmesine izin vermeniz gerekiyor. Eğer bu teklifi reddederseniz, Mate XT’in ekranını yenilemek için 9.799 yuan veya 1.376 dolar ödemeniz gerekecek.
Huawei, yeni üçe katlanır telefonu için ekran onarımlarında tasarruf etmenin bazı yollarını sunuyor. Yenilenmiş bir yedek ekran yaklaşık 983 dolar ile biraz daha ucuz. Ayrıca şirket, Mate XT satın alındıktan sonraki ilk yıl içinde tek bir ekran değişimi için yaklaşık 492 dolardan başlayan ekran değiştirme sigorta planları da sunuyor. Onarım fiyatları ile karşılaştırıldığında bu miktar oldukça ucuz olsa da, sadece bir yıllık bir sigorta için oldukça yüksek olduğu rahatlıkla söylenebilir.
Mate XT Ultimate Design için diğer yedek parçalar biraz daha ucuz fiyatlara sahip. Cihazın bataryası için 499 yuan (yaklaşık 70 dolar) ve kameralar için 269 ila 759 yuan (yaklaşık 38 ila 107 dolar) arasında değişen fiyatlar söz konusu. Yine de kullanıcıların, Mate XT’nin anakartına hiçbir şey olmaması için dua etmelerinde fayda var. Çünkü anakartın yedek parça değişimi için 9.099 yuan (yaklaşık 1.278 dolar) ödenmesi gerekiyor.